9 Haziran 2010 Çarşamba

kağıttan kayıkmışım ben.

Bünyede sevilme ihtiyacı hasıl olabilir. Bu durumlarda işe kırışıkımsı bir tişört ve olur olmaz bir topuzla gelirseniz kimse sizi sevmez. Sevilmek şekille ilintili midir? İlintilidir canım. Göz görmeyince gönül istemez'de, gözden ırak gönülden ırak'da da belirtildiği üzere görmek mühimdir. Gördüğümüz de güzel olsun isteriz.Bu yazının amacı bu değildi. Böylesine umarsızca saçmalamayacaktım. Konu: "sevilme ihtiyacı"ydı.
Foto sevilen ve seven birilerine ait olsun diye kondu. Lakin fotoğrafa ikinci kez bakınca kızın gözündeki hüzün görüldü. Ya da ben bunu tamamen şu an kendim uydurdum.
Benim böyle bir fotoğrafım da var, kızı tersine çevirip oturtun öyle, ama ben o fotoğrafta deliler gibi gülüyorum. O fotoğraftaki gibi deliler gibi gülmek istiyorum. Aslında belki o zaman da garip bir zamandı, ama gülmüşüm işte. O zamanların da garip bir zamanlar olduğunu hatırladım şimdi yazınca. Daha fazla yazarsam daha çok şey hatırlarım ve daha çok şeyi daha sonra hatırlamak için yazmış olurum ama bu da sizin daha çok şeyi anlamayacağınız anlamına gelir ki, burada susuyorum. Bugün cumartesi.

Hiç yorum yok: