30 Mart 2017 Perşembe

bana cemre düştü

hava erken aydınlanıyor. kolay uyanıyorum. enerjim yerinde. dişlerimi kışın olduğu gibi sıkmıyorum. okulda bahar keşfi turlarına çıkıyorum, geçen sene görmediğim yavru manolyaları görüp seviniyorum. müzik dinliyorum. güneşe bırakıyorum kendimi. basel bana iyi geldi. sakin geldi. güzel geldi. sonra ankarada bol arkadaşlı haftasonu beni sarj etti. şimdi tatil hayalleri kuruyorum.

1 Mart 2017 Çarşamba

sayıklama

uyumak için yatıp kefiri süzmedim diye fırladım yataktan. gecenin o saati gaza gelip , ikinci fermantasyonu denemek üzere, biraz portakal kabuğu rendeledim. yatarken aklıma kombuchaları şişelemediğimiz geldi, bahar'a mesaj attım. sabah normalden biraz erken kalk, spor eşyalarını hazırla, dava dosyasını hazırla, kurs materyallerini hazırla derken, akşam yemek yiyemeyeceğiz diye kocamı dürttüm, duruşma öncesi dışarda kahvaltı ettik. çantama bakıp, "içinde neler var?" diye sordu, "spor eşyaları, kurs kitapları, öğle yemeği falan" dedim, "e hem kursa hem spora nasıl gideceksin?" d,iye sordu, "öğlen spor, akşam kurs" dedim. "biraz yavaşla" dedi. ben de yavaşlamaya karar verdim. bu öğlen spora gitmedim. istinye parkta boş boş gezdim. aslında ruhum yavaş sanki, yolda gördüğüm köpeğin tatlılığının, yollara dikilmiş , henüz açmamış lalelerin  farkındayım. ama belki de daha yavaş olmalıyım. bazen bu kadar çok şey yapmaya çalışırken, bir şey(ler)den kaçmaya çalıştığım geliyor aklıma, ne olduğunu da tahmin ediyorum hatta. ama sonra da diyorum ki belki de bu benim huzurlu olma biçimim.33 yaşında hiç olmadığım kadar nasıl biri olduğumu düşünüyorum. insan olmak çok zor.