Anlar var hayatta.
Filmlerdeki gibi. Hani 500 days of summer’da esas oğlanın tüm sokakla selamlaşıp, şakalaştığı, çılgınlar gibi dans ettiği gibi.
Mutluluktan ayaklarınızın yerden kesildiği anlar.
Birinin bir anısını dinleyip, hayatınızın o andan sonra artık eskisi gibi olmayacağını hissettiğiniz anlar var.
Stajyerlerimiz var , ruhsat alan, mesleğe başlayan, konuşmasında bize teşekkür eden,ismimizi söyleyen, gözlerimizi dolduran.
Starbucksda bardaklar var üzeri penguenli ve kardanadamlı, şu an masamda durandan.
Beni deli gibi mutlu eden cinsinden.
Şu yılbaşı geliyor heyecanı var ya, 26 yaşındayım ama hala kalbimde.
Süs, püs, kurabiye..
Baharla hep çılgın bir parti verme hayalimiz var, hoş geldin yeni yıl diye, deli gibi pişirip kafayı yiyelim, herkesi besleyelim seve seve..
Ama yılbaşından önce..
Geceleri yemek kitapları okumak bana yaradı sanırım.
Daha mutlu uyuyorum.
Beyaz ağaç alıp, yeşilini, ağacını bir yılbaşı öncesi mahvettiğim noel anne Feroş’a hediye etmeyi planlıyorum.
Face’de cafe’s world diye bir oyun oynuyorum.
Şimdi anlıyorum şu çiftçi olma çılgınlığınızı. Kürşadı da garson tuttum. Çok mutluyum.
Bugün hepinizi seviyorum.
Başlık; Carla Bruni'nin bir şarkısı, ne demek bilmesemde..
18 Kasım 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
ecim, azıcık bir fransizca ogrendim ben de - ama bunu cozdum :)
Quelqu'un biri demek. M'a burda bana anlamında. Dit de dedi, soyledi.. Yani biri bana dedi demek bu sarkının adı..
bana neden penguenli bardak alınmadı orası çözülmüş değil!çok sinirliyim.
kelime doğrulama:presses.bu demek oluyor ki merve üstünden press gibi geçerim!bana da al çabuk.
ay emelo süpersiN:) baya ilerlemişsin demekki, tebrikleer.. şarkıyı da dinle bence çok güzeel:)
bahricim; sana penguenlı bardak alınmamasının sebebi evi envai çeşit bardakla doldurmandır. İşe gir sana da alıcam. Öperim.
Yorum Gönder