30 Ekim 2018 Salı

öpsem öpsem ellerini

Akşam muhabbet nereden bizi oraya getirdi bilemiyorum. Bryan Adams'a ne oldu geyiğine başladık. Bir kaç eski şarkı dinleyip, Ghir Enta'yı sonra da yoututube'da Soud Massi'nin canlı performansının olduğu bir video açtık. Son günlerde okuduğum bir kitapta, kaybettiğiniz sevdiklerinize, gün içinde anlar armağan edebilirsiniz minvalinden bir öneri vardı. Ben de şarkının başında çalan ud taksimini dedeme hediye ettim. Dinlerken ellerini düşündüm, ellerini öperken duyduğum sabunla karışık taze limon kokusunu, ellerinin o hafif pütürlü halini, rengini. Hediyem ulaşır mı, ulaşmaz mı diye düşünmeden, o melodiler beni onunla keyifle müzik dinlediğimiz anlara götürdü. 

Bu sabah metro merdivenlerinden çıkarken birden gitar sesi duydum. Hasret çalıyor. Dedem hediyemi almış, bana yeni bir hediye etmekte de hiç gecikmemiş bile.

Hiç yorum yok: