Neyir herkesin emeklilik hayalini gençken yaptı. Onu yıpratan işinden ayrıldı ve bir cafe açtı.
Niyetim İstanbul'a gitmişken ona sürpriz yaparak, aniden cafesinin kapısından içeri girmekti. Ama bulamam belki telaşı sarınca bünyeyi, yaklaşınca, "geliyorum been" diye telefon açtım.
O önce şaşırdı, çok sevindi sonra beni pembe motoruyla ışıklardan alıp, cafesine götürdü. (Uçak'da rica etseler; "düşüyoruz, pilotmumuz da devre dışı" deseler, neyir uçağı da kullanır.) Önce korktum motordan ama sonrasında hiç inmek istemedim.(Küçükken de bisikletin ön tarafına oturtturur, gezdirirdi beni, neyseki motordan düşmedik bisiklettte olduğu gibi)
Niyetim İstanbul'a gitmişken ona sürpriz yaparak, aniden cafesinin kapısından içeri girmekti. Ama bulamam belki telaşı sarınca bünyeyi, yaklaşınca, "geliyorum been" diye telefon açtım.
O önce şaşırdı, çok sevindi sonra beni pembe motoruyla ışıklardan alıp, cafesine götürdü. (Uçak'da rica etseler; "düşüyoruz, pilotmumuz da devre dışı" deseler, neyir uçağı da kullanır.) Önce korktum motordan ama sonrasında hiç inmek istemedim.(Küçükken de bisikletin ön tarafına oturtturur, gezdirirdi beni, neyseki motordan düşmedik bisiklettte olduğu gibi)
4 yorum:
Offf offf valla o günün etkisi hala üzerimde... Ben de sürekli keşke aynı şehirde olsaydık diyip duruyorum. Çok çok sevindirdin beni :)
E peki nerede bu cafe? Madem İstanbul'daymış, belki yolumuzu düşürürüz oraya?
hemen yazının sonuna ekledim adresi:)
Oy oy pek de uzakmış bana ama yine de bulunsun, teşekkürler! :)
Yorum Gönder