20 Haziran 2011 Pazartesi

mutfakta.

"nasılmış, keyfi yerinde miymiş?" diye soruyor annem.

"bilmem ki" diyorum," son konuştuğumuzda sesi baya keyifsizdi aslında"

"e insan her zaman mutlu olamıyor ki" diyor annem.

"sabah yanımızdaki kitapçıdan güzel bir müzik sesi geliyor, o esnada çiçekleri kapının önüne çıkıyorum ve içimden ne güzel, ne mutluyum diye geçiriyorum, sonra dükkana bir müşteri giriyor, takılara bakıp, teneke mi bunlar diye soruyor, yok değil siz sobacılar çarşısına gidin diyorum keyfimin kaçtığını belli etmeden, sinirleniyorum, sonra dükkana öğretmenler geliyor, sen yokken günay hep seni sordu ne kadar çok seviyor seni diyorlar ve sonra birileri dükkanın önüne rujlarını sildikleri mendilleri atıyor, evlerinde de mi böyle yapıyorlar acaba diye kızıyorum.." anlatıyor annem. bu kadar basit aslında işte ve ben gülüyorum.

"okuduğum kitapta da diyor ki" diye devam ediyor. "yanlış olan zaten sürekli mutluluğu aramak"


"hep mutluluğu aramıyorum da anne" diyorum, "çok canım sıkılmasın yeter.."

2 yorum:

caramel dedi ki...

Birbirinize olan bağlılığınıza sevginize imrenerek gözlerim yaşararak bakıyorum, okuorum. Hep böyle olmanız dileğiyle...
Bu arada annenin okuduğu kitap ne imiş?

cometa dedi ki...

çok teşekkür ederim güzel yorumun için. kitabın adı felsefenin tesellisi, yazarı alain de botton.